AKDENİZDE SICAK GÜNLER
Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği'nden Dr. Sohbet Karbuz uyardı
28 Nisan 2012 / 12:44
TURİZMİN SESİ
HABER MERKEZİ- 18. Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı kapsamında Doğalgaz, Petrol Piyasalarına Bakış ve Türkiye'deki Gelişmeler başlığı ile bir oturum düzenlendi. Oturum başkanlığını İGDAŞ Genel Müdürü Bilal Aslan'ın yaptığı oturuma Özkan Ağış (TÜRKOTED Türkiye Kojenerasyon ve Temiz Enerji Teknolojileri Derneği), Barış Şanlı (EPDK), Devrim İldiri (Exxon Mobil), Dr. Sohbet Karbuz (Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği - OME), katıldı. Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği'nden Dr. Sohbet Karbuz, Akdeniz Bölgesi'nin petrol ve doğalgaz rezervlerinin yüzde 5'ine sahip bir bölge olduğunu söyleyerek, bölgede doğalgaz kullanım talebi her geçen gün artığına dikkat çekti. Kıbrıs açıklarında, Doğu Akdeniz'de bulunan rezervlerden dolayı yeniden hareketlilik yaşanacağına inandığını aktaran Karbuz, Özellikle jeopolitik önem, siyasi gelişmeler ve ekonomik değer göz önüne alındığında sıcak bir döneme giriş yapıldığını söyleyebiliriz. Burada en önemli sorunların başında belirsizlikler, siyasi sorunların geldiğini görüyoruz. Hazar Denizi'nde yaşanan sorunlar Doğu Akdeniz'de de yaşanacak dedi.
Kıbrıs'ın Türk ve Rum kesimi, Türkiye, İsrail ve hatta Yunanistan bölgede daha aktif olmaya çalışacaklarını belirten Karbuz, Kıbrıs'ın Avrupa Birliği Dönem Başkanlığı üstlenmesiyle tartışmanın alevleneceğini tahmin ettiklerini aktardı. Dr. Sohbet Karbuz konuşmasını şöyle sürdürdü:
Doğu Akdeniz'de deniz bölümünde henüz araştırılmamış bölgeler olduğunu göz önüne almamız gerekiyor. Bu bölgede her kaya parçacığı ülkeler açısından büyük öneme sahip ve değerleri gün geçtikçe daha da artacak. Kıbrıs açıklarında bulunan gaz Türkiye'nin AB üyeliğini etkileyecek siyasi bir sürecin yaşanmasına neden olabilir. Aynı şekilde AB içinde aynı şey geçerli olacaktır. Enerji Akdeniz'de ilişkileri geliştiren değil gerginleştiren bir rol oynuyor.
2023'te 85 milyar m3 doğalgaza ihtiyacımız var
Türkiye Kojenerasyon ve Temiz Enerji Teknolojileri Derneği Başkanı Özkan Ağış ise doğalgaz tüketiminin her yıl yüzde1,7 büyüyor ve dünyada yılda 3.3 trilyon metreküp doğalgaz kullanıldığı bilgisini verdi. Doğalgaz rezervleri ve mevcut kaynaklar incelendiğinde doğalgazın yakın zamanda biteceği korkusunun yersiz olduğunu açıklayan Ağış, Doğalgaz temiz, verimli bir yakıt türü. Türkiye'de doğalgaz kullanımının yaygınlaşması şehirleşme olgusunun değişmesine ve iyileşmesine katkıda bulunuyor. Türkiye'de doğalgazın yüzde 51'i elektrik tüketiminde, yüzde 17'si evlerde, yüzde 32'si de sanayide kullanılıyor. Cumhuriyetin 100'üncü yılını kutlayacağımız 2023 yılında 85 milyar metreküp doğalgaz ihtiyacımız olacak. Şu anda 45;8 milyar metreküp kullanabileceğimi doğalgazımız olduğuna göre geleceğimizi planlamamız gerekiyor diye konuştu
Arap Baharı petrol ülkelerine sıçrarsa
EPDK Kurul Üyesi Barış Şanlı ise petrolda yaşanan önemli fiyat değişikliklerinin gelişmiş ülkelerde ekonomik kriz risklerini artıran bir unsur olduğuna dikkat çekerek, Arap Baharı eğer petrol üreten ülkelere sıçrarsa sonuçları ekonomiler için iyi olmayacaktır şeklinde konuştu. Şanlı şöyle konuştu: Dünyada gaz kullanım oranları ve talebine baktığımız zaman değişim olduğunu görüyoruz. Bu değişimin ana unsurunu Asya ve Çin oluşturuyor. Çin'de eğer ekonomik bir çöküş yaşanırsa doğalgazda fiyatların ucuzlaması kaçınılmaz olacaktır. Buna karşın unutulmaması gereken nokta şu; Çin'de doğalgaza olan talep artışı devam ediyor. Önemli doğalgaz üreticisi olan Rusya şu anda Asya pazarına odaklanmış durumda.
Doğalgaz'da 250 yıllık rezerv var
Exxon Mobil'den Devrim İldiri de konuşmasında 2040 yılında nüfus artışıyla beraber enerji ihtiyacında da artış olacağını kaydederek, Enerjiye hangi türden olursa olsun çok ihtiyacımız olacak ama en önemli konu enerji verimliliği olacak. Petrol, doğalgaz ve kömür 2040 yılına gelindiğinde yine en çok kullanılan üç yakıt türü olacak. Burada sadece doğalgaz üçüncü sıradan ikinci sıraya ilerlemiş olacak. Petrolün hep biteceği söyleniyor ama incelendiğinde halihazırda petrol kaynaklarının yüzde 45'inin kullanıldığını ve kullanılmayan yüzde 55'lik bir rezerv olduğunu görüyoruz. Doğalgazda ise 250 yıllık rezerv olduğunu söyleyebiliriz dedi.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.