BELEDİYELERE PROJE EĞİTİMİ

TURİZMİN SESİ

---

Talep ve ihtiyacı birleştirebildiğimiz noktada başarıya ulaşabiliriz” derken, diğer bir AFD eğitmeni Elisabeth Krempp ise proje yazımında maddi imkânlara göre hareket edilmesi gerektiğini belirterek, “Cebimizdeki paraya göre ve zaman durumumuza göre, taksiye mi, otobüse mi bineceğimize karar veriyorsak, proje yazımında da aynı mantıkla hareket etmeliyiz” dedi.

Marmara Belediyeler Birliği tarafından birlik üyesi belediyelerin personeli için düzenlenen geniş kapsamlı proje eğitimi başladı. Proje yazımı ve değerlendirilmesi konusunda dünyanın sayılı kuruluşlarından Fransız Kalkınma Ajansı'nın (AFD) proje direktörleri Clothilde Boutrolle ve Elisabeth Krempp'in vereceği eğitimler 3 gün boyunca sürecek ve program sonunda, tüm katılımcılara uluslararası geçerliliği olan AFD sertifikası dağıtılacak.

Marmara Belediyeler Birliği'nin Eminönü'nde bulunan merkez binasında düzenlenen programda, proje yazımı konusunda detaylı eğitim verildi. Bir projenin en önemli evresinin fikir ve hayata geçirme arasındaki süreç olduğunu belirten AFD eğitmeni Clothilde Boutrolle, “Proje yazılırken, içinde bulunduğumuz durumun neleri yapmamıza imkân verdiği bilinmeli. Fikir ve hayata geçirme arasındaki süreçte çok dikkatli olmalıyız. Hayal gücümüz olmalı, ama fazla da hayal kurmamalıyız. Bütçelendirme ayrıntılı ve doğru biçimde yapılmalı. Bir projeyi oluştururken kendimize soracağımız sorular çok önemli. Beklentilerimizin ve sorunların neler olduğu iyi saptanmalı. Talepler ve ihtiyaçlar arasındaki farklara çok dikkat edilmeli ve doğru belirlenmeli. Talep ve ihtiyacı birleştirebildiğimiz noktada başarıya ulaşabiliriz. Mutlak surette çözüm odaklı proje hazırlamalıyız” diye konuştu.

Clothilde Boutrolle'in ardından söz alan diğer bir AFD eğitmeni Elisabeth Krempp ise konunun anlaşılması için basit örnekler vererek sürdürdüğü açıklamalarında, “Hazırladığımız bir proje sayesinde, bazı sorunlar çözülürken, belirli gruplara çıkar sağlanacak. Belirli gruplara ise projenin zararı olacak. Örneğin; tıp alanında bir proje hazırlanıyorsa, çözüm noktasında bazı doktorlara gelir sağlayabileceği gibi, çevredeki bir sağlık kuruluşunun gelirine zarar verebilir. Bu bakımdan çevredeki doktorlarla ve sağlık kuruluşlarıyla da irtibat kurulmalı. Sonradan projeye zararı dokunabilecek kesimlerle en baştan iletişim kurulmalı ve bu gruplar bir şekilde projeye dâhil edilmeli. Bir projede çıkarı ve zararı olabilecek tüm kesimlerle irtibata geçilip pozitif ilişki içerisine girilmeli” dedi. Elisabeth Krempp, “Maddi imkânlar ve ihtiyaçlar doğrultusunda durum seçimimizi doğru yapmalıyız. Cebimizdeki paraya göre ve zaman durumumuza göre, taksiye mi, otobüse mi bineceğimize karar veriyorsak, proje yazımında da aynı mantıkla hareket etmeliyiz” diyerek sözlerini tamamladı.