DENİZLİ’DE MÜZE SAYISI VE NİTELİK OLARAK YETERSİZ KALIYOR
Denizli’de yapılması istenen müzenin sadece tarihi eserleri koruyan ve sergileyen bir bina olmasından çok, günlük yaşamda da hemşerilerimizi, öğrencilerimizi, gençlerimizi kucaklayabilecek nitelikte tasarlanması gerektiğini düşünüyoruz
11 Aralık 2018 Salı 01:00
TURİZMİN SESİ
Denizli’de müze tartışmaları çok uzun yıllardır devam etmektedir. Her ne hikmetse şehrin üzerine çöken bir ataletle arzu edilen müze projeleri bir türlü hayata geçirilememiştir. Bu ataletin sebepleri ayrı bir tartışma konusu olmakla beraber, DENTUROD olarak Şehrimizde müze yapılması konusu gündemde tutmaya devam edebilmek ve konuya yeni bir önerme sunabilmek istiyoruz. Öncelikle müzenin anlamını hatırlamakta fayda var. Müze, çok kısa tanım olarak, dünya mirasının korunduğu mekânlardır. Denizli’de sahip olduğumuz, aslında bugün için yarına bırakabilmek adına korumaya çalıştığımız tüm kültürel eserlerimizi korumaya devam edebileceğimiz, bilimsel araştırmalarla inceleyebileceğimiz, ama en önemlisi de öncelikle kendi hemşerilerimizi sonrasında da tüm insanların estetik ve kültürel zevklerinin yükselmesi ve eğitimi için eserleri sergileyebileceğimiz bir mekândır.
Elbette Denizli’de müzeler hâlihazırda da vardır. Ancak sayı ve nitelik olarak yetersiz kalmaktadırlar. Sahip olduğumuz eserler çoktur ve mevcut müzelerde sergilenenleri çok azdır. Birçoğu depolarda bekletilmektedir.
Toplum olarak okuyup yazarak değil daha çok sözlü iletişim kurabilen, değerlerimizi de kuşaklara sözel aktarabilen bir yapıdayız. Belki de bu sebeple ülkemizdeki kültürel faaliyetler yeteri kadar ilgi görmüyor olarak algılanabilir. Ancak biz DENTUROD olarak Anadolu’nun bağrında doğup büyümüş çocuklarımızın, sahip olduğumuz kültürel değerlere sahip çıkacağına inanıyoruz. Bu nedenle Denizli’de yapılması planlanan müzenin ivedilikle yeniden gündeme getirilmesi bir gerekliliktir.
Yapılacak müzenin sadece tarihi eserleri koruyan ve sergileyen bir bina olmasından çok, günlük yaşamda da hemşerilerimizi, öğrencilerimizi, gençlerimizi kucaklayabilecek nitelikte tasarlanması gerektiğini düşünüyoruz. Eserlerin sergilendiği alanlar dışında, kültürel faaliyetlere de ev sahipliği yapabilecek sergi, konferans, konser salonu gibi alanlarının olması gerektiğini bu müzenin sanal müze, dokunulabilir müze, mobil müze gibi türleri de bünyesinde barındıran bir yapıda hizmet vermesi gerekliliğine inanıyoruz. Nasıl ki yaz aylarında Antalya’da Aspendos’ta konserler, gösteriler düzenlenebiliyorsa, Denizli’de yapılacak müze kompleksi içerisinde de konserler, gösteriler, sergiler düzenlenebilecek bir kompleks olarak tasarlanması ve faaliyete geçirilmesi, gelecek beklentilerimiz açısından kaçınılmazdır.
Müzeler bir kentin, bir ülkenin prestij yapıları, entelektüel, kültürel göstergeleridir. Sadece gelen yabancı turistlerin ziyaret ettiği mekânlar değildir. Bu nedenle Denizli Müzesi şehrimizin tarihsel, kültürel, etnografik eserlerini, güzel sanatlarını insanımıza eğitici, eğlendirici, düşündürücü bir omurga içinde sunabilmeli, kenti kucaklayabilmelidir.
DENTUROD olarak önerimiz, Pamukkale Ankara kavşağında yer alan, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne ait arsanın ivedilikle bu minvalde değerlendirilmesidir. Lokasyon olarak şehre ve Pamukkale, Laodikya antik kentlerine yakınlığı, gerek turistlerin, gerek vatandaşlarımızın gerek öğrencilerimizin, okulların kolaylıkla ulaşmasına imkân sağlayacaktır. Alanın genişliği hem sergileme, hem de biraz önce bahsettiğimizi sanal, dokunulabilir, yaşamın devam ettiği sürdürülebilir müze kavramına uygundur.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.