19 Kasım 2024
  • İzmir21°C
  • İstanbul19°C
  • Antalya25°C
  • Ankara18°C

GALATA’DA GALATEİA HİZMETE GİRİYOR

İstanbul'un tarihi atmosferinin kalbi “Galata”da şık ve sofistike tarzıyla yepyeni bir butik otel hizmete giriyor.

GALATA’DA GALATEİA HİZMETE GİRİYOR

25 Aralık 2009 / 14:09

TURİZMİN SESİ


Birbirinden konforlu 14 apartman dairesinden oluşan “Galateia Residence” özellikle yabancı çalışanları, iş ya da eğlence amacıyla İstanbul'u ziyaret eden ve gerçek İstanbul'da bir “İstanbullu” gibi yaşamayı hedefleyen misafirleri ağırlayacak. Beyoğlu, Galata ve İstiklal Caddesi üçgeninin kalbinde yer alacak “Galateia Residence” 87 ile 183 m2 arasında değişen 14 apartman dairesinden oluşuyor. Şık ve sofistike tarza sahip olan bu özel rezidans, “cazibe merkezi” olarak nitelendirilen “Galata”ya yepyeni bir renk katacak.

Tadilatına 2007 yılında başlanan “Galateia Residence”, Demiriz (1890) ve Hacı Sait (1930) adında iki eski apartmanın birleştirilmesi, ve tamamen günümüz modern yaşantısının ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde aslı korunarak renove edilmesiyle 2009 yılı sonunda tamamlandı.

Özellikle uzun süreli konaklama yapmayı planlayan yabancı misafirleri ağırlamayı hedefleyen bu şık residence, İstiklal Caddesi, Galatanın sembolleri arasında yer alan Doğan Apartmanı, gözde yeme içme mekanlarıyla Asmalımescit ve metro istasyonuna yürüme mesafesinde yer alıyor. 4 deluxe ve 10 junior suitten oluşan bu şık residence'da, 24 saat concierge hizmeti, internet, jimnastik salonu, otopark, istendiğinde kahvaltı, temizlik ve bakım gibi servisler, misafirlerin ziyaretlerini kolaylaştıracak.

Galata ve Tarihçesi
İdari olarak Beyoğlu'nun bir parçası olan Galata, Tophane, Azapkapı ve Galata Kuleleri arasında kalan yerleşim yerinin adıdır. Osmanlı, Haliç'e "Haliç-i Dersaadet", Boğaz'a "Haliç-i Bahri Siyah" (Karadeniz Boğazı) derdi. Galata Haliç'le Boğaz'ın kesiştiği noktadır.

Antik çağdaki adı Sykai ya da Sykaena (incirlik) olan galata, kimi kaynaklarda Sykudis olarak geçer. Bu dönemde Galata'nın surlarla çevrili küçük bir kasaba olduğu, bir kilisesi, bir hamamı, bir tiyatrosu, beş değirmeni, 400 hanesi, 40 şehir muhafızı bulunduğu yazılır.

"Gala" sözcüğü Rumca "süt" anlamına gelir; Galata'nın adının semtteki süthanelere gönderme yaparak türetildiği söylenirsede bu görüşü destekleyen tarihsel veriler bulunamamıştır. Galata'nın İtalyanca "denize inen yol" anlamına gelen galata kelimesinden de türemiş olması muhtemeldir. Ortodokslar'ın, Katolikler'i Galus olarak adlandırması, Galata'nın bir katolik kasabası olması ve Anadolu'da katoliklerin yaşadığı yerlere Galatea denilmesi, semtin adının kökenine ilişkin diğer bir görüştür. I.Jüstinianus, I. Constantinus'un IV.yüzyılda yaptırdığı Galata surlarını tamir ettirmiş, semt bu nedenle kısa süre için Justiniana ya da Justiniapolis olarak anılmıştır.

Galata'nın parlak dönemi 12. yüzyılda buraya bazı ayrıcalıklarla yerleşen Cenovalılar ile başlar. Bölge bir ara Venediklilerin eline geçer. 13.yüzyıldan sonra bölge Cenovalıların egemenliğinde bir Latin Kolonisidir.

Galata çeşitli mezheplere, tekkelere, dinsel ayrımlara bağlı Müslüman, Rum Ortodoks, Ermeni (Gregoryen, Katolik, Protestan), Süryani, Keldani, Yahudi (Romanyot, Karay,Seferad,Aşkenaz), Arap, Çingene, Sırp, Arnavut, Ulah, Cenovalı, Venedikli, Fransız, Levanten topluluklarıyla zengin bir dinler, diller mozaiği oluşturur. 19. yüzyılda nüfus artınca yerleşim yukarı doğru kayar, konsolusluklar orada kurulur, zaman içinde bugünkü Beyoğlu oluşur. Galata'yı çevreleyen ve Galata Kulesi'nde uç noktaya ulaşan surlar Osmanlılarla birlikte yıkılır ve zaman içinde geriye çok az bir kalıntı kalır.

Gemicilerin semti olması nedeniyle aynı zamanda bir eğlence merkezi haline gelen Galata sık yangınlarıyla sürekli yenilenir. Yabancı devlet temsilcilerinin, reformcu sultanların Beyoğlu'na ağırlık vermesiyle büyük kamu binalarına sahip olamaz. Yine de Galata her köşesinde tarihsel bir gizemi barındırmaya devam eder.

Tarih boyunca Haliç'in iki yakasını Galata köprüleri birleştirmiştir.Bizans tarihçileri, Haliç üzerindeki ilk köprünün I.Jüstinianus (6.yüzyıl) devrinde yapıldığını, adının Aghios Khalinikos Köprüsü olduğunu yazarlar. Yeri tam olarak bilinmemekle birlikte, 12 kemerden oluşan bu taş köprünün Eyüp-Sütlüce arasında olması ihtimali yüksektir.Fatih Sultan Mehmet de İstanbul kuşatması sırasında Haliç'e bir köprü yaptırmıştır. Demir halkalarla birbirine bağlanmış ve üzerine kalın kalaslar çakılmış dev fıçılardan oluşan bu köprü Ayvansaray- Kasımpaşa arasındaymış. Nişancı Mehmet Paşa bu köprünün fıçılardan değil, yan yana demirlenmiş ve kirişlerle birbirine bağlanmış gemilerden oluştuğunu söyler.

Galata Köprüsü için ilk girişim II.Beyazıt Dönemi'nde yapıldı; Leonardo da Vinci, Padişahla temasa geçerek bir Haliç Köprüsü tasarımı sundu. Gerçekleştirilmesi teknik olarak imkansız görülen bu tasarımın üzerinden 350 yıl geçtikten sonra ilk Galata Köprüsü 1845 yılında, Sultan Abdülmecid zamanında Bezm-i Alem Valide Sultan tarafından yaptırıldı.Köprüye Cisr-i Cedid, Valide Köprüsü, Yeni Köprü, Büyük Köprü, Yeni Cami Köprüsü, Güvercinli Köprü adları takılmıştı; günümüzde yalnızca Galata Köprüsü olarak bilinmektedir.

1863, 1875 ve 1912 yıllarında yenilenen ve 27 Nisan 1912'de açılan son köprü, 16 Mayıs 1992'de yandı. Yanan köprü onarıldıktan sonra Balat- Hasköy arasına yerleştirildi ve Karaköy- Eminönü arasındaki eski köprü yerine modern bir köprü yapıldı.
Kaynak : Jack Deleon, Boğaziçi Gezi Rehberi, İstanbul 2000, s.10-14

Etiketler:
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.