24 Kasım 2024
  • İzmir21°C
  • İstanbul19°C
  • Antalya25°C
  • Ankara18°C

GARANTİ ANADOLU SOHPETLERİ

Garanti Bankası tarafından düzenlenen ''Garanti Anadolu Sohbetleri Toplantısı''nda ''Marka Şehir ve Destinasyon Olarak Antalya'' konulu panel, Sheraton Otel'de gerçekleştirildi.

GARANTİ ANADOLU SOHPETLERİ

07 Kasım 2008 / 18:53

TURİZMİN SESİ


(TUYED)- Garanti Bankası Anadolu Sohbetleri Toplantısı'nda konuşan kurumsal kimlik ve marka uzmanı Wally Olins, “Marka yaratmak için tutarlı bir fikriniz olmalı. Herkes aynı şeyleri söyleyip, aynı bağlamda birleşmeli” dedi.

Toplantıya konuşmacı olarak katılan marka uzmanı Wally Olins, İspanya'nın markalaşma konusunda yaptığı çalışmalardan bazı örnekler vererek, “Geleceği planlama projelerine aralarında birbirinden nefret edenlerin bile katıldığ. Bu noktada, turizmin geleceğini planlama konusunda Türkiye'de neler yapıyor? Bu alanda bir koordinasyon var mı? Bu soruların yanıtlanması gerekiyor” dedi.

Türkiye'nin binlerce yıllık tarihi ve kültürel değerleri olduğuna dikkat çeken Olins, “Bunları duygu ve gerçeklik katarak, size özgü yönleriyle anlatmalısınız” dedikten sonra şunları söyledi:“Nasıl oluyor da bu kadar tarihi mirası olan Bizans'ın devamı olan Osmanlı'yı yansıtan bu özellikleri değerlendiremiyorsunuz. Çok güzel coğrafya ve tarihi güzellikleriniz var. Tarihinizi kucaklayarak yapabileceğiniz çok şeyler var.

Her ülke veya bölgenin kullanabileceği klişe sloganlardan kaçınmalısınız. Örneğin, yaptığımız bir araştırmaya göre, 'Çelişkiler Ülkesiyiz' sloganını aralarında ülke ve şehirlerin bulunduğu tam 69 yerde kullanıldığını gördük. Antalya'yı sadece fiyat odaklı pazarlayamazsınız. Antalya'yı Türkiye ile birlikte anlatmalısınız. Antalya'da expo yapılırsa, inanılmaz mimari özellikler yaratılsa, markalaşmada önemli yol alınır.”

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Turgay Gönensin ise toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Garanti Bankası'nın 84 milyar YTL'lik bilançoya ulaştığını, toplam mevduatın 48 milyar YTL'sini reel sektöre aktardıklarını, ihracat ve ithalattaki pazar payının da yüzde 20'lere ulaştığını ifade etti. Gönensin, çeşitli alt yapı yatırımlarına finansman desteği sağladıklarını, her türlü özelleştirmenin de içinde bulunduklarını belirterek, şöyle konuştu:

''Bugüne kadar kaçırdığımız hiç bir özelleştirme olmadığı gibi alt yapı projelerine de 2.3 milyar dolar kaynak sağladık. Denizcilik ve enerji sektörlerini desteklemeye devam ediyoruz. Turizm KOBİ'lerine işletmenin durumuna göre kredi paketlerimiz var. Bir turist geldiği zaman ilk gördüğü yer havalimanları. Türkiye'ye gelen yabancıların yüzde 90'ı Antalya ve İstanbul'dan giriş yapıyor. Bu iki havalimanının finansmanını da biz yaptık. Turistlerin burada ilk gördükleri banka Garanti Bankası.''


Toplam kaliteyi arttıralım
Toplantıda gerçekleştirilen panelde konuşan Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Ahmet Barut, turizmde vites değiştirme zamanının geldiğini anımsatarak, “Verimliliği, performansı artırmamız gerekli, toplam kaliteyi artırmamız lazım. Sadece otellerle iyi turizm yapılmaz. Antalya'nın kendi cazibesi, temalı parkları olmalıdır. Günümüzde temalı parkların cirosu 28 milyar dolara ulaştı” dedi.


Barut, Antalya'nın artık tesis bakımından önemli bir kapasiteye ulaştığını, turist sayısındaki artışın da bunu gösterdiğini belirtti. Antalya'ya 9 milyon turistin geldiğini ifade eden Barut, alt yapı konusunda geçmişte bir çok hata ve eksiklikler yapıldığını dile getirdi.


Öger Tur Yönetim Kurulu Başkanı Vural Öger de satılan her mala o ülkenin imajının yansıdığını kaydetti. İstanbul'un uluslararası imajı olduğunu, bu şehre milyarderinden profesörüne her kesimden yabancının geldiğini anlatan Öger, Bodrum, Kapadokya, Alaçatı'da bir imajın olduğunu, ancak Antalya'nın imajının belli olmadığını bildirdi. Antalya'nın ''çok ucuz tatil yapılan bir bölge'' imajı verdiğini ifade eden Öger, şöyle devam etti: ''Antalya'da yüksek binalar turizme çok olumsuzluk veriyor. Türkiye'de turizmdeki asıl sorun, Ankara'daki merkezi hükümetlerden kaynaklanıyor.

Turistik kentlerin gelişimini ve sorunlarını Ankara'dan çözemezsiniz. Turizm, öncelikle o bölgedeki sektör temsilcileri ve yerel yöneticilerin oluşturacağı birliklerle yapılır. Bir an önce turizm konseyi kurulmalı. Böyle bırakırsanız, 10-15 katlı binalarla Antalya yaşanmaz hale gelir. Tarihi binalarımızı ve eserlerimizi yıkmaktan hoşlanıyoruz. Geçmişte yapılan hataları göz önüne alarak, dersler çıkararak Antalya'da yeni bir marka yaratalım.''

Ciddi bütçeler ayırmamız gerekir
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Kemal Özgen, marka şehir yaratılması için Antalya Büyükşehir Belediyesi ile işbirliği yaptıklarını bildirdi. Markalaşma projesinin aslında bir vizyon çalışması olduğunu anlatan Özgen, ''Maalesef bizde vizyon belirleme, stratejik plan yapma tekniği iyi gelişmemiştir. Bugün (Türkiye'nin uzun vadeli vizyonu nedir?) sorusuna cevap vermek zordur'' dedi.


Özgen, şunları kaydetti: ''Şehirlerimiz tek başlarına vizyon belirleyemez. Çünkü bir çok konu bakanlıkların yetkisindedir. Bu nedenle özellikle 29 Ekimden bu yana diyorum ki, Türkiye 2023 vizyonunu mutlaka belirlemelidir. Kent kimliği konusunda en önemli sorunlardan birisi de göçle birlikte yapılaşmanın ve betonlaşmanın artmasıdır. Tüm zorluklara rağmen markalaşma yönünde mutlaka ilerlememiz gerekiyor. Bu konuya ciddi bütçeler ayırmamız ve Antalya olarak sürekli profesyonel uzmanlar birimi istihdam etmemiz gerekiyor. Dört yıl önce Antalya Turizm ve Tanıtım Şirketi kurmayı önerdik. Eğer bunu yapmış olsaydık, bugün bu çalışmalar daha kolay olurdu.''


Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.