22 Eylül 2024
  • İzmir36°C
  • İstanbul28°C
  • Antalya32°C
  • Ankara31°C

İŞ BAKASI’NDAN DUAYENE SAYGI

İş Bankası Kibele Sanat Galerisi, 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında düzenlediği Tankut Öktem retrospektifini sanatseverlerle buluşturuyor

İŞ BAKASI’NDAN  DUAYENE SAYGI

14 Eylül 2010 / 11:24

TURİZMİN SESİ
Taşı ve bronzu vefaya dönüştüren duayen heykeltıraş Prof. Dr. Tankut Öktem'in eserleri retrospektif bir sergiyle Kibele Sanat Galerisi'nde bir araya geliyor. Bu sergi, sanat yaşantısı boyunca formların, ışığın, gölgenin arayışını sürdüren; efelerden, ozanlardan, Kuvayı Milliye Destanı'na kadar pek çok değeri heykelleriyle yaşatan Tankut Öktem'in aramızdan ayrılışının üçüncü yılında, retrospektif sergisiyle sanat hayatının tüm dönemlerine ışık tutuyor. Üç yaşındayken balmumu ve çamurdan heykeller yapmaya başlayan, yedi yaşında resimleriyle Harika Çocuk seçilen, 1988 Sanat Olimpiyatları'nda Sevgi adlı eseriyle Dünya Heykeltıraşları arasından ilk 10'a giren Öktem geride bine yakın çamur, taş ve bronzdan yapılmış eser bıraktı.

Sergide ilk dönem soyut formlardan figüratif geleceğini haber veren 'Özgürlük Yüzleri'ne sanatçının bugüne kadar görülmemiş birçok eseri de görülebilecek. Sanatçı, 64 yıllık sanat yaşamında aralarında Manisa Kuvayıi Milliye ve Atatürk Anıtı, Kara Harp Okulu Harbiyeli Anıtı, Kastamonu Şerife Bacı Anıtı, Zonguldak Maden İşçileri Anıtı, Magosa Özgürlük Anıtı, Amasya Tamimi Anıtı, Çanakkale Anıtları'nın da olduğu yüzden fazla esere ve dev şehitlik anıtlarına imza attı; heykelleri kent meydanlarını tanımladı.

Yapıtlarında figürlerin bir araya gelişlerindeki duygusal ve anlatımcı tarafa önem veren ve bütünden parçaya ulaşmayı ilke edinen Öktem'in kompozisyonlarındaki ışık ve gölge dengesi üstün bir estetik duygusunun ürünü olarak görülüyor. Kuvayı Milliye destanın yontucusu, Cumhuriyet'in büyük heykel ustası Öktem; Atatürk'ü statik kılan ve yalnızlaştıran heykel anlayışına başkaldırısını ise onu halkıyla birlikte yükselen bir lider olarak tasvir ettiği heykelleriyle ortaya koyuyor.

Işıktan aldığı ilhamla, gerçekliği, acıyı, toplumca çekilen ıstırabı ve mücadeleyi heykellerine yansıtan Tankut Öktem'in Kuvayi Milliye ve Atatürk Anıtı, bugün hala Türkiye'nin en büyük, dünyanın ise üçüncü büyük anıtı olarak literatürdeki yerini koruyor. “Tankut Öktem Retrospektifi” 5 Ekim-5 Aralık 2010 tarihleri arasında İş Bankası Kibele Sanat Galerisi'nde ziyarete açık olacak.

Prof. Dr. Tankut ÖKTEM hakkında:
1940 yılında Konya'da doğdu. Çocukluğu Edirne ve Muş'ta geçti. Veteriner olan annesinin onu sanata teşvik etmesiyle iki yaşında resim yapmaya, üç yaşında heykele başladı. Ailesiyle beraber İstanbul'a yerleşerek öğrenimini İstanbul Pertevniyal Lisesi'nde tamamladı. Lise son sınıfa geçtiği sene Devlet Güzel Sanatlar Yüksek Okulu'nun Seramik Bölümü'ne kayıt yaptırdı. Üçüncü sınıftayken Dünya Genç Heykeltıraşlar Yarışması'nda birincilik ödülü aldı. 1980-1982 yılları arasında İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Müdürlüğü yaptı. 1983-1985 yılları arasında Tatbiki Güzel Sanatların Marmara Üniversitesi oluşundan sonra Heykel Bölümü'nü kurdu ve ilk başkanı oldu. 1986 yılında Profesörlük unvanını aldı. Anıtsal heykelleri ile tanınan sanatçının en tanınmış eserleri arasında Ankara Kara Harp Okulu'nda üzerinde 700 figürün bulunduğu Harbiyeli Şehitler Anıtı, Manisa'daki 63 metre yüksekliği ile dünyanın en yüksek anıtları arasında yer alan Kuvayı Milliye Anıtı yer alır. Türkiye'deki pek çok il meydanındaki Cumhuriyet Anıtları, Tankut Öktem'in eserlerindendir. Öktem, 1999 yılında "Devlet Sanatçısı" unvanı almıştır. Yaşamının son dönemlerinde heykel atölyesi iki defa kundaklanarak yakılan Tankut Öktem 2007'de geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitirmiştir.

issanat.com.tr
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.