ORTAK AKIL TOPLANTISINDA, TURİZM SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİNE YÖNELİK BİLGİLER PAYLAŞILDI
YAPDER’in öncülüğünde ve Büyük Kulüp ev sahipliğinde gerçekleştirilen ‘Turizmde Yeni Arayışlar’ konu başlıklı panel sektör temsilcilerinden yoğun ilgi gördü
01 Kasım 2019 Cuma 00:55
TURİZMİN SESİ
2023 Turizm Stratejisi’nin de ele alındığı Panelde sektörün sorunlarına ilişkin önemli paylaşımlarda bulunuldu. Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER) ve Türkiye’nin en köklü kurumlarından biri olan Büyük Kulüp işbirliği ile gerçekleştirilen ortak akıl toplantıları turizm konusunun tartışıldığı panelle devam etti. 2023 Turizm Stratejisi’nin de ele alındığı toplantıda sektörün sorunları ve çözüm önerilerine yönelik bilgiler paylaşıldı.
Turizm Bakanlığı yapan Bülent Akarcalı, toplantıda yaptığı konuşmasında uçaklar, yemek-içme, acenteler ve otellerin turizm içerisinde yer alan organlar olduğunu kaydetti. Ancak buna rağmen tüm bu organları tek çatıda toplayan bir meslek örgütü olmadığını ifade eden Bülent Akarcalı, “Muhakkak bir çatı meslek örgütüne ihtiyaç var. Sektör turizm konusunda bilgi birikimine sahip olmalı. Şu an yapılan sektörü bölerek yönetmek istiyorlar. Mesela acenteler ve büyük global internet siteleri, sektörü aşağıya çekecek girişimlerde bulunuyorlar” dedi.
Turizm yatırımlarında özel sektörün payı %40
Turizm sektöründe özel sektör tarafından yapılan yatırımlarının oranının yüzde 40 olduğunu, devletin payının ise yüzde 10’u geçmediğini kaydeden Bülent Akarcalı, burada riski yatırımcıların aldığını bildirdi. Birkaç yıl önce butik otellere bir yazı gönderilerek çevre mühendisliği alınması konusunda bilgi paylaşımı yapıldığını söyleyen Bülent Akarcalı, “Bu aslında işin olmazsa olmazıdır. 10 odalı bir butik otelin yanı sıra tüm apartmanlarda bile çevre mühendisi olmak zorunda. Ayrıca yine sağlık bakanlığı da butik oteller için doktor alınması konusunu gündeme getirdi” dedi.
“Altın yumurtlayan tavuğun tüylerini yolmayalım”
Maliyenin tahakkuk ettiği 100 milyar tutarındaki KDV’nin yarısını almayıp, bunu turizm sektöründen sağladığını vurgulayan Bülent Akarcalı, “Turizmde tanıtım hiçbir zaman müşteri memnuniyetinin önüne geçmez. Tanıtım ağrı kesici gibidir. Müşteri memnuniyetini tedavi eder. Mutlu bir müşteri beraberinde on müşteri getirir. Tanıtımdan önce Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde yüz memnun olması çok önemli. Türkiye çevresindeki tüm sıkıntılara rağmen 35 milyon turisti çekebiliyorsa altın yumurtlayan tavuğun tüylerini yolmaktan vazgeçmeliyiz” şeklinde konuştu.
40 milyar dolar gelire karşılık bütçe açığımızın %25
TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Erdem ise toplantıda yaptığı konuşmasında Türk insanının duyarlılığına değinerek, “Konu turizm olunca hepimiz biliyoruz ki Türkiye sektörümüzün kıymetini yıllarca bilemedi. Geldiğimiz noktada 36 milyon turist 40 milyar dolar gelire karşılık bütçe açığımızın yüzde 25’ini karşılayan bir sektörden söz ediyoruz” dedi. Osmanlı ve Selçuklulardan kalan zengin bir mutfak kültürü olan Türkiye’nin aynı zamanda sağlık turizminde de ön plana çıktığını belirten Hasan Erdem, “Her iki alanda da 10 milyar dolarlık bir potansiyel olduğunu görebiliyoruz. Özellikle sağlık alanında dünyaca ünlü cerrahlarımız ve tam teşekküllü hastanelerimiz var” dedi.
“Politik tartışmaların olduğu ülkelere kimse gitmek istemez”
Tüm dünyanın değerleri için hoşgörü eksenli politikalar üretilmesi gerektiğiniz söyleyen Hasan Erdem, “Politik tartışmaların olduğu ülkelere kimse gitmek istemez. Türkiye jeopolitik konumu açısından önemli bir noktada olmasına rağmen çevresinde yaşanan savaşlardan fazla etkilenmedi. Dünyanın en güvenli ülkelerinden biriyiz. Rekabet nedeniyle AB ve körfez ülkeleri Türkiye için olumsuz bir algı yaratabiliyor. Eğer kalkınma hamlesi doğru planlanırsa bu oyunları bozabiliriz. Turizm dili barış ve sevgi dilidir” diye konuştu.
TÜRSAB'ın Geçmiş dönem Başkanı Başaran Ulusoy ise, “Dalgalanmadan deniz durulmaz” sözüyle konuşmasına başladı. Burada, devlet politikası olan bir turizm önemlidir.Her şeye rağmen Türkiye’nin bir turizm ülkesi olduğunu bildiren Başaran Ulusoy, geleceği turizm olan ülkemizin en önemli konusunun eğitim olduğunu vurguladı.
TÜROB Sektör Temsilcisi Sevda Yılgaz ise çevre duyarlılığına dikkat çekerek, turizmin 1980’lerde özendirilen bir sektör olduğunu belirtti. Sevda Yılgaz günümüzde ise devletin bu özendirmeden vazgeçtiğini başarılı olanların ise bir şekilde engellenmeye çalışıldığını vurguladı.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.