TURİZMİN SESİ
TürkTraktör ise son 30 yılda toplamda 18 kez pazar lideri olurken; 10 yıldır kesintisiz liderliğini sürdürerek 2016 yılını yeni rekorlarla tamamladı.Türk otomotiv sektörünün halen faaliyette olan en köklü üreticisi TürkTraktör, 2016 yılına ait finansal sonuçlarını açıkladı. TürkTraktör, Ankara ve Sakarya Erenler’de bulunan fabrikalarında 2016 yılında toplam 46 bin 31 adet traktör üretimi gerçekleştirdi. Yurtiçi pazardaki satışlarını hız kesmeden yılın son çeyreğinde de sürdüren şirket, bu alanda da yeni bir rekora imzasını attı. Yurtiçi satış adedini çeyrekler bazında %23 oranında artıran TürkTraktör’ün yıl boyunca yurtiçi pazarda yaptığı toplam satış ise 33 bin 605 adede ulaştı. Şirketin yurtdışı satışları ise 2016 yılında 12 bin 625 adet olarak gerçekleşti.
Türkiye’nin traktör devi, 2016’da hayata geçirdiği çalışmalar sonucunda yılı 3,4 milyar TL’lik toplam ciroyla tamamlayarak yine çok başarılı bir sonuca daha imza attı. Şirketin yurtiçi cirosu geçtiğimiz yıla göre %14’lük bir artışla 2,5 milyar TL ; yurtdışı cirosu ise %4 oranındaki artışla 974 milyon TL’ye yükseldi. Türkiye traktör pazarının son 10 yıldır kesintisiz lideri olan TürkTraktör, yıl boyunca kârlılığını da artırmayı sürdürdü. 2016 yılsonu sonuçlarına göre şirketin FAVÖK tutarı 512 milyon TL’ye çıkarak bir önceki yıla göre %23’lük bir artış gösterirken şirketin net kârı ise geçen yıla göre %44 oranında artarak 370 milyon TL olarak gerçekleşti.
TürkTraktör Genel Müdürü Marco Votta:
“Türkiye pazarındaki kesintisiz liderliğimizi 10. yılına taşıdık ”
TürkTraktör Genel Müdürü Marco Votta; 2016 yılı ve çalışmalarıyla ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı: “2016, hem dünyada hem de Türkiye’de farklı gündemlerle birlikte oldukça hareketli geçen ve değişimlerin yaşandığı bir sene oldu. Buna rağmen dünyanın en büyük 4. traktör pazarı olan Türkiye’de bu pazar 2016 yılında rekor derecede büyüdü. TürkTraktör olarak, daha önceki yıllarda da olduğu gibi 2016’da işimize odaklandık: Daha çok çalışmak, üretmek ve koymuş olduğumuz tüm hedeflerimize ulaşmak... Yıl boyunca da tüm çalışmalarımızı bu yaklaşımla sürdürdük.
Kuruluşumuzun 62. yılı olan 2016’da 800 bininci traktörümüzü ürettik; hem New Holland hem Case IH markalı traktörlerimizin yeni serilerini çiftçilerimizle buluşturduk. Ar-Ge tarafındaki çalışmalarımızla farkımızı yine ortaya koyduk ve çiftçilerimizin hayatını kolaylaştıran
ürünleri piyasaya sunmaya devam ettik. Üretimdeki rekabet gücümüzü
Dünya Klasında Üretim (World Class Manufacture) metodolojisi ile yaptığımız planlı iyileştirme ve geliştirme çalışmalarımız sayesinde 2016’da da sürdürdük. Bunun bir sonucu olarak
Ankara fabrikamız “Bronz Fabrika” ünvanını almaya hak kazandı. İnsan kaynaklarından ihracata, teknolojiden Ar-Ge’ye uzanan geniş bir yelpazedeki ödüllerimize, yenilerini eklemenin gururunu yaşadık.”
Yurtiçi traktör pazarı %5 büyüme ile rekor kaydetti
Son 30 yılda toplamda 18 yılı pazar lideri olarak tamamladıklarını belirten Marco Votta; “Bu önemli pazardaki kesintisiz liderliğimizi 10. yılına taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı rakamlara baktığımızda; 2016 yılında yurtiçi traktör pazarının bir önceki yıla göre %5 büyüyerek 70.205 adede yükseldiğini görüyoruz. Bu da Türkiye traktör pazarı için yeni bir rekor demektir” dedi.
TürkTraktör’ün Kurumsal Sosyal Sorumluluk projesi:
Filizlerin Mucizeleri ile tarım ve otomotivde kadın istihdamını artırmayı hedefliyor
Kurumsal Sosyal Sorumluluk çalışmalarına bir yenisini ekleyen TürkTraktör’ün son projesi “Filizlerin Mucizeleri” hakkında Marco Votta; “Tarım ve otomotiv alanında kadın işgücünün ve girişimciliğinin arttırılmasını desteklemek üzere hayata geçirdiğimiz ‘Filizlerin Mucizeleri’ projesi; aynı zamanda
toplumsal cinsiyet eşitliği yaklaşımımızın da bir ürünü. Bu projemizi
Eğitim, Tarımsal Üretim ve İstihdam olmak üzere 3 farklı konuyu sahiplenecek şekilde tasarladık. Kadın istihdamını artırmak için sürekli çalışmalara devam ederken,
eğitim ayağında 5 ilde 58 mesleki ve teknik
anadolu liselerini ziyaret edecek ve yaklaşık 3 bin kız öğrenciyle bir araya geleceğiz. Öğrencilere burs ve staj imkanı sağlayacağız” dedi.
Marco Votta, projenin Tarımsal Üretim ayağında ise kadın çiftçi ve aileleri ile bir çalışma başlattıklarını belirtti: “Projemize katılan kadın çiftçilerimiz ve ailelerine Türkiye’de henüz yaygınlaşmamış özel bir bitkinin yetiştiriliciği konusunda destek veriyoruz. Çiftçilerimize ekimden hasata, girişimcilikten pazarlamaya, organik tarımdan sağlıklı beslenmeye kadar farklı alanlarda eğitimler verirken; yetiştirilecek karabuğdayla da yöre ve
ülke ekonomisine katkı sağlamayı hedefliyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.