TÜROFED VE ATİD GİRİŞİMİ SONUÇ VERDİ
Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan belgeli tesislerde kullanılan Termal Suların Fiyatlandırılması ile ilgili belirsizlik giderildi.
11 Aralık 2009 / 13:50
TURİZMİN SESİ
Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri, Turizm Merkezlerindeki turizm tesisleri ile bu alanlar dışındaki Turizm İşletme Belgeli Tesislerden alınacak olan İdare Payının (Jeotermal sondajı bulunan tesisler dahil), gayrisafi hâsılatın yüzde 1'i oranı yerine, su kullanım miktarına göre alınmasına yönelik olarak, Türkiye Otelciler Federasyonu(TÜROFED) ve Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği(ATİD) tarafından yapılan girişimler olumlu sonuç verdi.
TÜROFED Başkan vekili ve ATİD Başkanı Seçim Aydın, yaptıkları girişimlerin, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın da duyarlı yaklaşımıyla olumlu sonuçlandığını belirterek, bunun Sağlık ve Termal Turizminin gelişmesi ve tesislerin mağdur edilmemesi yönünde vaktinde alınmış çok önemli bir karar olduğunu söyledi.
Kızılcahamam ve Haymana ilçelerinde bulunan ATİD üyesi termal tesislere Ankara İl Özel İdaresi'nden gönderilen 14 Ekim 2009 tarih ve 2013 sayılı yazı ile 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu'nun 10'ncu maddesi kapsamında gayrisafi hâsılatın %1'i oranında idare payı yatırılması talep edilmesi ve aynı yazıda ayrıca 2007-2008 bilançolarının gönderilmesi ile söz konusu idare payı tutarının 15 Kasım 2009 tarihine kadar ödenmemesi halinde ilgili kanun hükümleri doğrultusunda işlem yapılacağının (termal suyun kesileceği) bildirilmesi ile başlayan süreç ve girişimler konusunda Seçim Aydın şu bilgileri verdi:
5686 sayılı Yasanın Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri ile Turizm Merkezlerine İlişkin Hususlar başlıklı 17'nci maddesi 2634 sayılı yasaya göre Bakanlığımızdan Turizm İşletme Belgesi almış olan tesislerin jeotermal su kullanım bedelinin kullanılan jeotermal su miktarına göre belirleneceğine amirdir. Ayrıca 5686 yasaya göre çıkarılan ve 11 Aralık 2007 tarih ve 26727 sayılı Resmi Gazetesinde yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 25/6'nci maddesinde de bu hususta yasanın hükmüne uygun olarak kullanılan su miktarının tespitine ve ödemelere ilişkin ayrıntılı bir düzenleme yapılmıştır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan belgeli tesislerin ülkemizin değerli bir doğal kaynağı olan termal suları tasarruflu ve yerinde kullanmaları amacıyla yapılan düzenlemelere rağmen kullanım bedellerinin gayrisafi hasılat üzerinden talep edilmesi tesislerimizin çok yüksek ödemeler yapmalarına neden olmaktaydı. Uygulamanın bu şekilde yapılması 15 Kasım 2009 tarihinden sonra yapılmış olan toplu ve ferdi rezervasyonların iptali gibi sonuca da neden olacak; Türkiye iddialı olarak girdiği bu piyasada önemli sorunlarla karşı karşıya kalacaktı. TÜROFED VE ATİD olarak bu konu ile ilgili girişimlerimizin, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın duyarlı yaklaşımları ile olumlu bir sonuca ulaşmasından sektörümüz adına mutluyuz
Türkiye'nin, jeotermal kaynak zenginliği ve potansiyeli açısından Dünyada ilk yedi ülke arasında yer aldığının altını çizen Seçim Aydın, Termal sularımız, hem debi ve sıcaklıkları hem de çeşitli fiziksel ve kimyasal özellikleri ile Avrupa'daki termal sulardan daha üstün nitelikler taşımaktadır. Bu bize alternatif turizm kapsamında rekabet edebileceğimiz ürünlerin başında termal kaynaklarımızın varlığını işaret etmektedir.
Çünkü bu kaynakların varlığı bize;
- 12 ay turizm yapma imkanı,
- Tesislerde yüksek doluluk oranına ulaşılması,
- Yüksek istihdam oluşturulması,
- Diğer alternatif turizm türleri ile kolay entegrasyon oluşturarak bölgesel dengeli turizm gelişmesinin sağlanması,
- Termal tesislerde insan sağlığını iyileştirici aktiviteler yanı sıra sağlıklı-zinde insan yaratma, eğlence ve dinlenme olanaklarının da bulunması,
- Kür merkezi (tedavi) entegrasyonuna sahip tesislerin maliyetini çabuk geri ödeyen karlı ve rekabet gücüne sahip yatırımların oluşturulması imkanlarını sağlamaktadır dedi.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.