23 Eylül 2024
  • İzmir36°C
  • İstanbul28°C
  • Antalya32°C
  • Ankara31°C

YAYINCILIK YETERLİ SERMAYE BULAMIYOR

''Türkiye'yi yöneten anlayış, düşünce özgürlüğü konusunda açılımcı ve gelişimci bir yaklaşım sergiliyor'' dedi.

YAYINCILIK YETERLİ SERMAYE BULAMIYOR

04 Aralık 2009 / 17:03

TURİZMİN SESİ


Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, telif hakları konusundaki sıkıntıların halen devam ettiğini ancak yayınlama özgürlüğü konusunda ciddi mesafeler alındığını belirterek, ''Türkiye'yi yöneten anlayış, düşünce özgürlüğü konusunda açılımcı ve gelişimci bir yaklaşım sergiliyor'' dedi. Bakan Günay, Crowne Plaza Otel'de toplanan 5. Ulusal Yayın Kongresi'nin açılışındaki konuşmasında, ilk yayın kongresinin 1939'da düzenlendiğini hatırlatarak, ilk kongrenin Türk yayıncılık hayatına önemli bir ivme kazandırdığını söyledi.

Türk yayıncılığının 1960'lardan sonra, özellikle 1980'lerde ''fikir ve düşünce eserlerinin suç aleti gibi sergilendiği, suç belgeleri olarak topluma gösterildiği kabus dönemler'' yaşadığını ifade eden Günay, bu dönemlerin geçmişte kaldığını belirtti. Türk yayıncılığının 1990'lardan sonra büyük sermaye birikimine sahip kuruluşların yayıncılık sektörüne girmesi ve teknolojik gelişmeler sayesinde önemli bir atılım gerçekleştirdiğini vurgulayan Bakan Günay, yayınlanan kitap sayısı bakımından son 10 yılda sektörün yüzde 300 büyüdüğünü bildirdi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 2000 yılından itibaren yayın politikasını gözden geçirdiğini ve ''sektörle rakip olmak yerine işbirliğine gidilmesi'' yaklaşımını benimsediğini belirten Bakan Günay, bu kapsamda yayıncılık sektörüne alternatif olarak kitap yayınlayan bir kurum olmaktan çıktıklarını ve kültürün temel alanlarında az sayıda ancak nitelikli özel eserler yayınladıklarını anlattı. Bakan Günay, 2000 yılı başında bakanlığın yıllık kitap yayınının 250 civarında olduğunu, son 2 yılda ise bu rakamı 15-20'ye düşürdüklerini kaydetti. İlk Ulusal Yayın Kongresi'nden sonra yaklaşık 640 civarında doğu ve batı klasiğinin Türkçe'ye çevrildiğini hatırlatan Günay, son yıllarda bu rakama yakın Türkçe eserin de yabancı dillere çevrildiğini, bunun da Türkiye'nin tanıtımı için önemli faaliyet olduğunu söyledi.

Türk yayıncılığının önemli sorunları olduğunu da ifade eden Bakan Günay, yeterli sermaye birikiminin bulunmamasının bunların başında geldiğini söyledi. Kişi başına düşen kitap sayısındaki azlığına da vurgulayan Günay, devletin ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliğinde kitap okuma ve doğrudan bilgi edinme alışkanlığının geliştirilmesi için çalışmalar yapılması gerektiğini kaydetti. Telif hakları konusundaki sıkıntıların halen devam ettiğini belirten Günay, ancak yayınlama özgürlüğü konusunda ciddi
mesafeler alındığını dile getirdi. Bakan Günay, ''Türkiye'yi yöneten anlayış, düşünce özgürlüğü konusunda açılımcı ve gelişimci bir yaklaşım sergiliyor'' dedi.

Yayıncılık sektörünün sorunlarının konunun tüm taraflarının katılımıyla ele alınması gerektiğine inandıklarını vurgulayan Günay, ''Sektörün sorunlarını sektörle çözme, işimizin işi kolaylaştırma olduğunu bilerek çalışma azim ve kararlığındayız'' değerlendirmesinde bulundu. Bakanlık olarak yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgi veren Günay, Derleme Yasası'nın komisyonlardan geçtiğini, önümüzdeki aylarda TBMM'den çıkacağını kaydetti. Günay, bilim dilinin geliştirilmesi için bir çalışma yürüttüklerini belirterek, Türkiye'de kazı yapan yabancı bilim adamlarının kazı sonuçlarını kendi ülkelerinin dili ve İngilizce'nin yanı sıra Türkçe basma şartı getirdiklerini anlattı.

Kitapları en çok satanlar arasında yer alan Elif Şafak da kongrede konuşurken; yayın dünyasındaki bazı eksiklikleri dile getirdi. Çevirmenlerin emeklerinin karşılıklarını alamadıklarını ifade eden Şafak, "Birçoğu ikinci bir işi yapmak zorunda kalıyor. Üretim seviyelerinde ister istemez bir düşüş de görülüyor" dedi. Korsan'ın yazarlar için büyük bir sorun olduğunun altını çizen Şafak, "Korsanı belki yeterince önemsemiyoruz. Dilde önemsemiyoruz. Korsan kelimesi belki sevimli geliyor. Buna hırsızlık, kayıt dışılık dememiz gerekiyor. Bunun üzerinde daha çok durulması bizim en büyük taleplerimizden birisidir" diye konuştu. Özellikle görme engelliler için yapılan çalışmaların çok az olduğunu belirten Şafak, yazarların da bu konuda çok fazla bir şey yapmadığını söyledi. Türkiye'de iyi bir edebiyat okuru olduğunu da ifade eden Şafak, okura çok fazla haksızlık edilmemesi gerektiğini kaydetti.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.