YYܒDE TARİHİ TAŞ KÖPRÜ PANELİ

TURİZMİN SESİ

---

Van Valisi Münir Karaloğlu, Van Denizi Havzasının ilk çağlardan bugüne kadar birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını belirterek: “Bu ev sahipliği yaptığı medeniyetlerden de günümüze kadar taşıdığı tarihi yapılar ve mimari yapılar var. Bunların içerisinde en önemlileri de bugün hala kullandığımız, insanımızın istifadesinde olan tarihi köprülerimiz, tarihi taş köprülerimizdir.” dedi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Mimarlık Mühendislik Fakültesi Mimarlık Bölümü, Mimarlar Odası Van Şubesi ve İl Özel İdaresi Koruma Uygulama Denetim Bürosu'nun ortaklaşa düzenlediği 'Tarihi Taş Köprüler' konulu panel, Zeve Kampusu Prof. Dr. Cengiz Andiç Konferans Salonu'nda yapıldı. Panelin açılışında bir konuşma yapan Vali Karaloğlu, Van'ın önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptığını belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti. Van Denizi Havzasının ilk çağlardan bugüne kadar birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını anımsatan Karaloğlu: “Medeniyetlerden de günümüze kadar taşıdığı tarihi yapılar ve mimari yapılar var. Tabiî ki bunların içerisinde en önemlileri de bugün hala kullandığımız ve insanımızın istifadesinde olan tarihi köprülerimiz, tarihi taş köprülerimizdir.” dedi.

-“ÜLKEMİZDE KAYNAK VE YETİŞMİŞ ELEMAN SIKINTISI YOK”
Van'a bakıldığında Bahçesaray'da Kırmızı köprü, Başkale'de Kelekom köprü, Hoşap'ta Evliyabey köprü, Muradiye'de Şeytan ve Bendimahi, Erciş'te Koç ve Haydarbey köprüsü gibi birçok tarihi köprünün olduğunu hatırlatan Karaloğlu, şunları kaydetti: “Son dönemde karayollarımızın bu tarihi taş köprülerin restorasyonuna kaynak ayırmasıyla ve bunları restore etmesiyle beraber bu köprülerimizin birçoğuna devletin eli değdi. Restorasyon projeleri hazırlandı. Bir kısmının restorasyonu yapıldı, bir kısmı restorasyon yapılması için sırada bekliyor. Maalesef Cumhuriyetimizin ilk döneminde hem ülkemizin kaynak sıkıntısı, hem yetişmiş eleman sıkıntısı, hem de toplumdaki tarihi yapılara karşı olan bilinç düzeyinin düşüklüğü nedeniyle birçok tarihi yapımız maalesef ya elden çıktı ya çok kötü restorasyonlarla özelliklerini kaybetti. Ancak günümüze geldiğimizde ülkemizde artık hem kaynak sıkıntısı yok, hem de yetişmiş eleman sıkıntısı yok. Hamd olsun, üniversitelerimizin mimarlık bölümlerinden çok nitelikli arkadaşlar yetişiyor.” dedi.

-“TOPLUMDA TARİHİ YAPILARA VE MİMARİ MİRASA KARŞI BİLİNÇ DÜZEYİ OLUŞTU”
Toplumumuzda tarihi yapılara ve mimari mirasa karşı yüksek düzeyde bilinç oluştuğunu ifade eden Karaloğlu: “İnşallah bugünden sonra birçok medeniyetten bize miras kalan bu tarihi yapılarımızı, özellikle taş köprülerimizi biz de gerekli korumayı ve restorasyonu yaparak bizden sonra gelecek nesillere bırakacağız. Onun için bugün burada yapmış olduğumuz bilimsel toplantı önemlidir. Eksikliklerimiz varsa bilim adamlarımız konuşarak bunu tespit edecek. Buradaki tecrübe paylaşımı ve buradan çıkacak sonuçlarla da tarihi mirasımız, tarihi taş köprülerimiz daha iyi korunacaktır. Bu toplantılar bize ışık tutacak. Bunlar bizim önümüzü açacak, idareciler olarak bunlara ihtiyacımız olacak. Buradan çıkacak sonuçlara ihtiyacımız var.” şeklinde konuştu.

-“BÖLGEDEKİ KÜLTÜREL MİRASIN TANITILMASI ÖNEMLİ”
Vangölü havzasının çok zengin bir kültürel mirasa sahip olduğunu belirten Mimarlar Odası Van Şube Başkanı Yard. Doç. Dr. Şahabettin Öztürk, bu kültürel mirasın yurtiçi ve yurtdışında tanıtımının önemine değindi. Özellikle 2000'li yılların başından Kültür ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Karayolları Genel Müdürlüğü'nün bölgedeki köprülerinin restorasyonları ve tanıtımı konusunda önemli bir rol üstlendiğini kaydeden Öztürk, şunları kaydetti: “Bu konuda 2002'den beri Muş'ta, Hakkari'de, Bitlis'te, Van'da ve Erzurum'da çok sayıda tarihi köprülerin restorasyonu gerçekleştirildi. Hem bilim insanlarına, hem yöre insanına hem de bölgede ulusal düzeydeki insanlara sempozyumlarla anlatıldı. Bunların daha da anlatılması gerektiği kanaatiyle bir panelin yapılması yine aynı zamanda hinterlandımızda yer alan Erzurum Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile ilgili Valilikler, özellikle Van, Bitlis, Muş Valiliklerinin yapmış bulunduğu çalışmaları takdirle karşılıyoruz” diye konuştu.

YYÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sefer Örçen'in yaptığı konuşmanın ardından panele geçildi. Oturum Başkanı Prof. Dr. Örçen'in yaptığı panele konuşmacı olarak Mimar Halide Sert, Yard. Doç. Dr. Şahabettin Öztürk, Prof. Dr. Alemdar Bayraktar, Prof. Dr. Erkin Erten ve Yard. Doç. Dr. Mustafa Yeğin, birer sunum yaptı.