EMZİREN ANNELER NASIL BESLENMELİ

Emziren Annelerin hem kendi fizyolojik ihtiyaçlarını karşılaması, bebeği için besin depolaması, hem de anne sütünün yeterli ve kaliteli olması için dengeli beslenmeleri gerekir. Çünkü bebekler erişkinlerden farklı olarak sadece fiziksel ihtiyaçlar için değil, aynı zamanda; büyüme, fiziksel ve zihinsel gelişim için de birçok makro ve mikro besinlere ihtiyaçaları vardır.

Anne yeterli besinleri almasa bile anne sütü yeterli ve kaliteli olabilir. Ancak bu durum annenin zayıflamasına ve besin depolarının boşalmasına yol açar. Fakat bazı vitaminleri anne besinlerle yeterli almazsa bebeklerde bunların eksiklikleri görülür. Örneğin; A ve B vitaminleri böyledir. Sonuçta bebek yeterli büyüme gösteremediği gibi, hastalıklara da aday olur.

Laktasyon döneminde annenin tükettiği enerji miktarı artacağı için Makro besin öğelerinin (protein, karbonhidrat, yağlar) artırılması gerekir.

Hayvansal proteinler yanında bitkisel proteinlerde tüketilmelidir. Özellikle; demir, kobalt, bakır, krom, manganez, iyot, selenyum, molibden, çinko ve vitaminler gibi mikro besin öğelerini de yeterli ölçüde almalıdır. Mikro besinlerin eksiklikleri ülkemizde büyük bir sorundur. Su ve sulu gıdalar da laktasyon döneminde en büyük öneme sahiptir.

SU

Anne sütünün %87’si sudur. Bu sebeple anne bol miktarda su ve sulu gıdalar almalıdır.

ET, SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ, en önemli protein kaynaklardır. Özellikle bütün gün doğada otlayan, sağlıklı hayvanların et ve süt ürünleri tüketilmelidir. Yoksa bütün gün kapalı ortamlarda kalan, GDO’lu yemlerle beslenen, hastalıklardan korumak için ilaçlar verilen hayvan ürünleri fayda yerine, zarar bile verebilir.

BALIK, mevsimine uygun balık tüketilmelidir. Balık aynı zamanda protein, D vitamini ve Omega 3‘ün ana kaynağıdır.

YUMURTA

Bebek ve çocuklar için fiziksel ve zihinsel gelişimleri için en önemli kaynaktır. Ancak gezen tavuk yumurtası olmalıdır. Bu konuya bir açıklama yapmak gerekir. Bir evin salonu kadar alan yüz tavuk koymak, sonra da hazır yemlerle beslemek gezen tavuk demek değildir. Çok geniş alanlarda serbestçe gezen, doğada yeterli besin bulan tavuklara ancak gezen tavuk denilebilir.

BİTKİSEL PROTEİN KAYNAKLARI

En önemli bitkisel protein kaynakları; tahıllar, karabuğday, mercimek, chia tohumu, bezelye, badem, kinoa, yulaf ve ıspanaktır.

TAM TAHILLAR ve BAKLİYATLAR; Önemli karbonhidrat kaynaklarıdır. Tam buğday, arpa, yulaf, makarna, erişte, kuru fasulye, nohut, mercimek.

YAĞLAR

Zeytinyağı ana kaynaktır.

Tereyağı %20-30 oranında tüketilmelidir.

KURUYEMİŞLER, KURUTULMUŞ MEYVELER

DATÇA BADEMİ, ANADOLU CEVİZİ, GİRESUN FINDIĞI, KAN ÜZÜMÜ, FISTIK

Bunlar vitamin ve minerallerin ana kaynaklarıdır.

“Bütün vitamin ve mineraller ana kaynaklarından alınmalıdır” Hipokrat'ın modern tıbbın kuruluş yıllarında bize armağan ettiği bu güzel sözüne uyarak bu besin öğelerini; kuruyemişler, kurutulmuş meyveler ve sebzelerden alınmadır. Özellikle demir eksikliği ülkemizde çok sık görülmektedir. Anadolu’nun şifa kaynağı pekmez, üzüm, kayısı, ceviz, Datça bademi, fındık, fıstık, yeşil yapraklı sebzeler, maydanoz çok iyi bir demir kaynağıdır.

MEVSİM SEBZE VE MEYVELERİ

Emziren annelerin yine en önemli besin kaynaklarıdır.