MENEMEN, BAŞIM GÖZÜM ÜSTÜNE
DURSUN ÖZDEN
16 Eylül 2017 Cumartesi 10:29
Ege Bölgesinin incisi, bereketli toprakların adresi ve Cumhuriyet Devrimlerinin simgesi ya da yoksul sofrasının vazgeçilmez lezzeti olan Menemen yemeği ile ünlü, İzmir’in Menemen ilçesi hakkında; “bir olay ve bir mekan”dan söz etmeden, kısaca tarihine bir göz atalım… Ama önce bir duyuru ile siz gezi kolikleri selamlamak istiyorum… Kuvay_ı Milliye hareketinin yiğit insanları, Efeler diyarı Menemen’in genç ve çalışkan Belediye Başkanı Tahir Şahin, onun sevecen ekibi ve çağdaş sivil toplum kuruluşlarının özverili çalışanlarını da alkışlıyoruz. Her yıl yurdun dört bir yanından akın akın gelen Cumhuriyet sevdalısı, yurtsever yurttaşların buluştuğu Kubilay Anması törenleri, her yıl 23 Aralık‘ta büyük bir coşkuyla kutlanması da; Menemen’i tanıtan bir başka kültürel zengin miras olarak yaşatılmaktadır…
Bu yılki törenler sonrası, Menemen Belediyesi Kübilay Kültür Merkezi açılışı yapılacak. Ardından da; benin hazırlayıp sunacağım; “Dünyada Atatürk İzleri” söyleşisi, “Han Duvarları Belgeseli” gösterimi ve Kitap imza günüm olacak.
Menemen Tarihi
Menemen’in kuruluşu milattan öncesine dayanmakla birlikte, kesin bir tarih saptanmış değildir. İlçenin M.Ö 1000 yıllarında Eoliyenlerle İonyalıların hudutlarını oluşturan Gediz (Hermos) nehrinin sol sahiline yakın olan bugünkü Yahşelli Köyü civarında kurulduğu zannedilmektedir. M.Ö 263-241 yılları arasında da Asarlık köyü yakınlarına nakledildiği, Anadolu Beylikleri zamanında bugünkü yerine taşındığı bilinmektedir.Uzun yıllar İonyalıların egemenliği altında kalan Menemen, daha sonra Frigyalıların egemenliği altına girmiştir. Bölge el değiştirmesine rağmen İonlar bazı yerlerde egemenliklerini sürdürmüşlerdir. Frigyalıların egemenliği M.Ö 676-546 yılları arasında Lidyalılar izlemişlerdir. Son Lidya Kralı Krezüs’ün Pers hükümdarı Kurus’a (Kirus) yenilmesiyle M:Ö 546 yılında Anadolu sahilleri dolayısıyla Menemen, Perslerin eline geçti. M.Ö. 334 yılına dek süren Pers istilası Büyük İskender’in Anadolu’yu istilası ile son buldu. Makedonya Kralı Büyük İskender’in M.Ö 323 yılında ölümü üzerine zaptettiği topraklar üzerinde, Helenizm krallıkları dediğimiz Asya, Mısır ve Makedonya krallıkları kuruldu.
Asya krallığı sınırları içinde kalan Batı Anadolu’da Büyük İskender’in kumandanlarından biri tarafından bugünkü Bergama ve yöresinde “Bergama Krallığı” kurulmuştur. Bu sırada Menemen ve çevresi de Bergama Krallığının egemenliğini tanımıştır. M.Ö 64 yılında Asya Krallığı Romalılar tarafından ortadan kaldırılınca kasaba Romalıların egemenliği altına girmiştir. Daha sonra Roma İmparatorluğunun ikiye bölünmesi üzerine(M.S 395). Doğu Roma İmparatorluğu’nun (Bizans) payına düşmüştür. Anadolu’da Malazgirt zaferi ile başlayan Selçuklu egemenliği kısa sürede Menemen’i de içine aldı(1084). Ancak haçlı seferlerine rastlayan bu dönemlerde Menemen’in birkaç kez el değiştirdiği görülmüştür.
Anadolu Selçukluları’nın son zamanlarında bağımsızlıklarını ilan eden Germiyanoğulları’nın yardımı ile Manisa ve çevresini elde eden Saruhan Bey 1300 yıllarında Saruhan Beyliğini kurdu. 1313 yılında Saruhan Bey Menemen ve Foça yörelerine de egemenliği altına alarak sınırlarını genişletti. Anadolu’da Osmanlı Beyliğinin kurulması sırasında Saruhan Beyliğini ortadan kaldıran Yıldırım Beyazıt Menemen’i de Osmanlı Beyliği sınırları içine dahil etti. Yıldırım Beyazıt 1342 yılında Ankara Savaşında Timurlenk’e yenilince Timur Anadolu Beyliklerine bağımsızlıklarını geri verdi. Bu arada Saruhan Beyliği de eski toprakları üzerinde bağımsızlığını ilan etti. Osmanlı tahtında hüküm süren Fetret Devri dediğimiz döneme Çelebi Mehmet, diğer kardeşlerini yenerek son verdi ve yeniden Anadolu Birliği’ni kurma çabalarına girişti. Mehmet Çelebi Saruhan Bey’ini öldürterek bir asırdan beri devam eden Saruhan Beyliğine son verdi. Menemen ve çevresi de yeniden Osmanlı egemenliğine geçmiş oldu. 1425 yılında 2.Murat Menemen’i kesin olarak Osmanlılara bağladı.
1850 yılında eyalet merkezinin Aydın’dan İzmir’e alınmasıyla Menemen’de Manisa’dan ayrılıp İzmir’e bağlandı. 479 yıl Osmanlı idaresinde kalan Menemen, İzmir’in işgalini takip eden 17-18 Mayıs 1919 tarihinde Yunanlılar tarafından işgal edildi. Üç yıldan fazla süren işgal sırasında Menemen çok kötü acı günler yaşamış; bu arada buna rağmen Kaymakam’ı Kemal Bey de şehit edilmiştir. İşgale rağmen Menemenli hiçbir zaman Yunan buyruğu altına girmemiş zaman zaman dağlara çıkarak Yunan askeri birliklerine baskınlar yaparak zayiatlar verdirmişlerdir. Menemen, Kurtuluş Savaşı sonrasında zafer kazanan Türk Ordusu’nun 9 Eylül 1922'de şehre girmesiyle tekrar bağımsızlığına kavuşmuştur. 9 Eylül günü Menemen’in en mutlu günü olarak kabul edilmiştir.İzmir'in bu şirin ilçesi Menemen denince, hiç kuşkusuz bir olay ve bir mekan aklımıza gelmekte ve beklleğimize kazınmaktadır... Kübilay Olayı ve Tarihi Taşhan Bedestanı...
Menemen Taşhanı
Doğal, kültürel, sanatsal ve turistik pek çok gezilip görülecek yerleri ile ünlü Menemen'de; tarihi bir kervansaray olan Taşhan'da, şiir ve musiki eşliğinde, yorgunluk kahvesi içmenin tam zamanı... İzmir ili Menemen ilçesi, Şehit Kemal Caddesi’nde bedestenin, Mahkeme Camisi’nin ve hamamın karşısında bulunan Taşhan’ın kitabesi günümüze gelemediğinden yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Ancak Taşhan’ın yapımında görevlendirildiği söylenen Şeyh Kamil’in hanın bitişiğinde türbesi bulunmaktadır. Şeyh Kamil’in yaşadığı dönem XVI. yüzyılın sonları ile XVII. Yüzyılın başlarına rastlamaktadır. Bu bakımdan Taşhan’ın da bu dönemde yapıldığı sanılmaktadır. Bazı kaynaklarda hanın Saruhanlılar döneminde yapıldığı belirtilmişse de bunu kanıtlayacak yeterli bilgiye rastlanmamıştır.Taşhan kesme taş, moloz taş ve tuğladan kare planlı ve iki katlı olarak yapılmıştır. Menemen’de yapılmış hanların ilk örneklerinden olan hanın kare şeklindeki avlusunun dört çevresinde tuğla kemerli revak ve bunun karşısında da üzeri tonoz örtülü hücreler bulunmaktadır.
Girişin sağından 13 basamaklı bir merdivenle ikinci kata çıkılmaktadır. Üst katta 24 oda bulunmakta olup, bu odaların içlerinde 2–3 niş, bir ocak ve dışarıya açılan yuvarlak kemerli pencere ile birer kapısı bulunmaktadır. Hanın dış cephesi iki sıra kirpi saçakla çepeçevre kuşatılmıştır. Taşhan 1997 yılında restore edilmeye başlanmıştır. Bu gün ise, sivil toplum kuruluşlarının da içinde yer aldığı, sanatsal çalışmalar ve kültürel amaçlı kullanılmaktadir. Ayrıca, Taşhan karşısında bulunan tarihi alış veriş ve zanaatkarlar sokağı da görülmesi gereken yerlerdendir. Kalaycılar, sobacılar, semerciler, çancılar, bakırcılar, debbacılar, ayakkabıcı ve küçük ekl sanatı ile uğraşan mesleklerin üretim ve satış yeridir bu sokak... Şimdi, ise yok olmaya yüz tutan ötekşi meslekler gibi, bunlarda son dönemlerini yaşamaktalar... Öte yandan, Atatürk Lisesi sokağında bulunan ressam Nilgün Ünal'ın çocuklara yönelik başlattığı Resim Atölyesi, büyük ilgi görmektedir...
Kubilay Olayı
Serbest Cumhuriyet Fırkasının kapatılmasının hemen ardından 23 Aralık 1930’da Derviş Mehmet ve yandaşları; “Şeriat isteriz, cihat....” slogonları atarak isyan başlatmışlar ve cana, mala ve maneviyata zarar vermişlerdi. İzmir’in Menemen kasabasında bir isyan hareketi başlatan yeşil sarıklı Derviş Mehmet ve adamları ortalığı kana bulamışlardı. Bunun üzerine isyancılar; isyanı bastırmaya gelen öğretmen asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı şehit ettiler. Bölgeye sevk edilen askeri birlikler isyanı kısa sürede bastırdılar. İsyana karışanlar yobazlar, askeri mahkemede yargılanarak suçlular cezalandırılmıştır. Kubilay Olayı üzerinde titizlikle duran Mustafa Kemal Paşa; “Menemen'i yakın...” diyerek, bu olayın cumhuriyeti yıkmaya yönelik olduğunu belirtmiştir. Türk milleti de bu olaya tepki göstermiş, yurdun değişik yerlerinde olayı protesto eden mitingler düzenlemiştir. Kubilay Olayı, ülkemizde huzur ve barış ortamı sağlanmasının önemini ve Cumhuriyet Devrimlerinini halka anlatılmasının gerekliliğini ortaya çıkartmıştır. Bu olaydan sonra çok partili siyasi hayata geçmek için henüz uygun ortamın oluşmadığı anlaşılmıştır. Cumhuriyer Devrimlerini ve demokrasiye yaşatmak için, sevginizi sebil eyleyiniz... Yarın geç olabilir...
Eğer yolunuz İzmir'den Aliağa üzeri Foça ya da Bergama'ya düşerse, mutlaka Menemen'de mola vermelisiniz. Kubilay Anıtını, Taşhan'ı görmeden, Nilgün Hocanın resim atölyesinde renklerle dans eden çocukların telaşına tanık olmadan ve emeklilerin dinlenme mekanı olan Çamlı Parkta kahve içmeden, sakın yola koyulmayınız... Deve ve pehlivan güreşlerinin yapıldığı panayır ve festivalleri ile de ünlü olan Menemen'de; konaklayabileceğiniz güzel mekanlar ve zengin Ege mutfağının sunulduğu lokantalar bulunmaktadır. Temiz, dingin ve yaşanılır bir Ege kasabası olan Menemen, dört mevsim konuklarını bekliyor... Ege Denizi kararmadan ve dağlar uykuya dalmadan önce, Menemen'e gelmeniz için çok neden var... Yiğit Efeler ve al yanaklı-mavi bakışlı Türkmen güzelleri, yeni konuklarını bekliyor... Açıktık artık... Zeytin ezmeli ve sucuklu menemen yemenin; içsel yolculuğa çıkmanın, sevgi, saygı, goşgörü, barış ve huzuru bulmanın tam zamanı... Menemen, başım gözüm üstüne... Vatansever öğretmen Kubilay, asla unutulmasın diye: Atatürk yeniden...
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.